2 Ocak 2018 Salı

KADINLAR

Konuşamayan Iraklı Kadın..

Onu ilk kaldığımız kamptan tanıyorum. Yeni gelmiştim ve ailecek bana yardım etmeye çalışıyorlardı. Ortak alan olan yemekhanede çocuklarım durmuyor, yemek yemiyor, koşturuyorlardı. Bana bakıp sıkıntı yok hareketleri yaparak beni rahatlatmaya çalışıyorlardı. İşaret 🤟 (Gönül) diliyle anlaştığımız bu çift, birgün koca bir poşet dolusu oyuncak getirmişti. Haliyle çocuklarımı da koca bir mutluluk hali sarmıştı.

Şimdilerde, bu kadın eşinden ayrı dört çocuğu ile son kampımızda.. Çamaşırhane önünde beni görünce başlıyor işaret dili ile anlatmaya.. Belli ki çok bunalmış. Hem ağlıyor hem elleri ile anlatıyor. Eşinin vurduğu ve üzerinde sigara söndürdüğü yerleri gösteriyor. Yüreğim parçalanıyor.


Diğer bir Iraklı Kadın.. Üç çocuğu var.. Aynı durumdayız,. Yalnız başımıza çocuklarımızla kampta kalıyoruz. Aramızda  tek bir fark var. Onun çocukları büyük. Aynı anda oturum aldık.

Bir kamp ritüeli haline gelmiş çikolata 🍫 dağıtımı yapıyorum. Her odaya gidip ‘inşallah ikame’ diyor gönül alıyor, gönülden dua ediyorum. Ama bu Kadına kızıyorum. Hem oturum aldığını saklıyor hem tatlı dağıtmıyor...

Bugün çok acı bir şekilde öğreniyoruz sessizliğinin sebebini. Polisler geliyor. 18 yaşını doldurmuş oğlunu götürüyorlar. Deport edilen delikanlıyı, ülkesine geri gönderiliyor... Bağırışlar.. Engellemeler kar etmiyor.. Kadın gün boyu odasında ağlıyor ağlıyor.. Meğer 18 yaşından küçük kızları ile oturum alırken oğluna ülkeyi terk etme kararı çıkmış.  Eve çıkmak için çocuklarımla sevindiğimiz bu demler de yine mutluluğumuz kursağıma düğümleniyor.

ve bir tweet..  İki gündür beni benden alan hadise.. aynen alıntılıyorum;

ABD'ye yeni gelen bir kadının dramını öğrendim:  Kadın TR'den canını kurtarmak için Meriç'ten kaçmaya karar veriyor. Kaçarken kucağındaki bebeğini suya düşürmüş. Bebek gidince bağırmasın diye ağzına başörtüsünü bağlamışlar. O gündür bu gündür konuşamıyor. Ona bunu yaşatanın ABV.


.. ve bugün bir Kadını, oğlu açlık grevinde olan bir anneyi yerde sürüklediler. Neden mi? Sadece işini geri isteyen öğretmen oğluna ses verdiği için..

Kadınlar..

Cahiliye devrinde satıldılar.. şimdilerde hapislere atıldı. Evlatlarından ayrıldılar. Zulüm gördüler. Zulümler görüyorlar.

Bağırlarına bastıramadıkları evlatlarının yerine, yüreklerinde evlat sevgisini bastıran Analar..
Nişanlı iken cezaevine gönderilen ve bu sebeple sevdiğinden ayrılmak zorunda kalan genç kızlar..
İşkence görüp, şerefsiz yüzsüzler sebebiyle eşinin yüzüne bakamayacak durumda gelip görüş günü küçük bir kağıda ‘beni boşa’ yazıp değil konuşmak, eşinin yüzüne bakamayan Kadınlar...

Yüzyıllardır çilekeş onlar..

 İmtihanın büyüğünü naif bedenlerinde, koca yürekleriyle taşıyorlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder