Üç aydır boş olan yan odaya beş aylık oğlu ile Uygur bir kadın yerleşti. Yan oda da ikamet edenlerin en önemli özelliği gelenlerin Türkçe biliyor olmaları. Bir önceki Afgan komşum da Türkçe biliyordu. Şimdilerde kampta Türkçe muhabbet edebilecek iki üç kişi varız.🤔
Cemile diğer kampta problem yaşamış. Bir kamp klasiği olan geçimsizlik halinden garibim de nasibini almış. ‘Kaldığım kampta ne Türk ne Uygur kimse yoktu’ diyor. Halbuki Cemile Türkiye’den önce Arabistan’da kaldığı için çok iyi Arapça biliyor. Etraf Arap kökenli İnsan kaynarken ve herkes dilde müpmüslüman iken anlaşamamış.
Tam bir komşuluk atmosferindeyiz. İlk zamanlar yalnızlık çekmesin diye ne yiyorsak götürüyorum. İkinci hafta ise sorma gitsin. Onlar da yiyorsak biz de çay içiyoruz. Kültürlerimiz çok benzerlik gösteriyor. Eli hamurdan hiç çıkmıyor..
Bütün akrabaları Çin’de mahpus hayatı yaşıyor. Eşinin hangi ülkede olduğunu şimdilik söylemiyor, söyleyemiyor.. Hele oğlu.. Hele oğlu.. Annesinden başka bir kucakta etini sıkmışsın gibi basbas bağırarak ağlıyor.. Gariban kampta doğmuş.. Baba bulunduğu ülkeden çıkıp gelemiyor.. Yavrucağın ağlamaları yüreğimizi dağlıyor. Cemile benim ahvalime ben de onunkine dertleniyorum.
Uygur komşum bir Türkiye sevdalısı. Zaten ben kampta kalıp, Türkiye’yi sevmeyen bir kişi görmedim. Bir başkadır benim memleketim..🇹🇷🇹🇷🇹🇷 Komşumun çok tanıdığı var İstanbul’un Zeytinburnu ilçesinde. Hatta evi de var.. Şaşırıyor muyum 😳 Hayırr. Güzel ülkemden herkes ev alabilir. Herkes Türkiye’de kalabilir. Ben ve benim gibiler hariç.. Peki bu kadar seviyordun, rahatın da yerindeydi. ‘Neden geldin Cemile Evropaya? Avrupa’nın sana vadettiği ama Türkiye’nin sana veremediği ne idi?’ Anlatıyor; Tüm akrabaları güzel ülkeme taşınmış. İş bile kurmuşlar.. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra akrabalarını Çin Hükümetine vermiş Türkiye.
İşte tam burada Türkiye transfer geçişi ile Yunanistan sınır kapılarında bekleyen yüzbin masum Müslüman halk geliyor aklıma.
Öz vatanında parya yaşayan arkadaşlarımın yaşadıkları bir yana...
Dünyada Müslüman toplulukların Zulümden kurtuluşu adına söylemin ötesine geçmeyen ve kılını kıpırdatmayan sureti Hakk’tan Müslüman Liderler var.
Fillerin tepindiği yerde çim gibi ezilen masum Müslüman Halklar..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder